4 Temmuz 2019 Perşembe

Karımı Otobüste Siktiler 2





Kendinden geçmişti karım. Parmaklarını saçlarının arasına geçirmiş, kalçalarını çalkalıyor ve inliyordu. Birden, sarsıla sarsıla belini getirmeye başladı. Ama benim durmaya niyetim yoktu. Pompalamaya devam ediyordum. İki elimle birden onu belinden tutmuş, sikimi başına kadar çıkarıyor, sonra dibine kadar sokuyordum götüne.

Çok dayanamıyacağımı biliyordum.

Belim, götünün derinliklerinde fışkırmaya başlayınca, karımın bütün vücudu kasılıverdi. Sonra onun da beli gelmeye başladı. Sonunda, birbirimizden ayrılamadan, sikim hala götünün içindeyken, halının üstüne yığılıp kaldık.

Öyle, yaklaşık bir saat kadar uyumuş olmalıydık. Kalkıp duş yaptıktan sonra, yatağın üstüne uzandık yanyana. Saat öğlenden sonra 3 olmuştu. Aslında gidip denize girsek iyi olurdu ama, karımın aklı hala sikişmekteydi. Bir eli sikimi okşamaya başlamıştı bile. Bir taraftan da, konuşuyordu:

- ``Ne güzelmiş bu otobüs yolculukları, değil mi sevgilim...? Şimdiye kadar bundan haberimiz olmaması ne kötü. Bilsek bol bol binerdik otobüse... Doğrusu çok hoş bir gün oldu benim için. O kadar güzeldi ki, adamın götümün deliğine sikini dayayıp belini fışkırtması... Şehre giderken beni parmağıyla siken adam da çok hoştu. Düşün, resmen parmağıyla sikti beni... Üstelik hem amımdan, hem götümden... Dehşet bir şeydi doğrusu...''

Sesimi çıkarmadan onu dinliyordum. Sikim yeniden kalkmış, zonklamaya başlamıştı bile. Karım yavaşça üstüme çıkıp, amını sikimin başına dayadığı zaman, hazır bekliyordum onu. Tek bir harette oturdu üstüme. Sikim bir anda amına gömülüvermişti.

Karım ayaklarının ucunda yükselmiş, ellerini karnıma dayamıştı. Gözleri yarı kapalıydı. Sonra hareket etmeye başladı. Kalçaları yukarı aşağı oynuyor, sikim amının içine girip çıkıyordu artık. Sırtüstü hareket etmeden yatıyordum. Kendimi ona bırakmış, anlattıklarını dinliyordum.

- ``Bir de ayakkabıcı oğlan var tabii.'' diyordu. ``Onu da unutmamak lazım. Amımı gösterince aklı gitti. Yakışıklı oğlandı değil mi kocacım...? Ne güzel olurdu kendimi siktirsem ona. Ohhh kimbilir nasıl sikerdi beni... Eminim götümden de sikerdi...'' 

Onun böyle konuşması beni son derece tahrik ediyordu ama, kendi de en az benim kadar tahrik oluyordu bu arada. Hareketleri hızlanmıştı. Her üstüme oturuşunda kasıkları karnıma şaplayarak çarpıyordu. Artık iyice kapamıştı gözlerini. Ağzı aralık, derin soluklar alıyordu.

- ``Biliyor musun sevgilim, şansımı kaçırmış da sayılmam. Hala siktirebilirim ona kendimi... Telefon edip, buraya çağırabilirim onu... Hemen geleceğine eminim. Hemen gelip, beni inlete inlete sikeceğine eminim... Zaten kartını alırken sormuştum, buraya birkaç çift ayakkabı getirip getiremiyeceğini... Bir telefon etsem şimdi, uçarak gelir... Aklı nasıl kaldı bende biliyor musun sevgilim..? Amımı gösterdiğimde çıldırıyordu... Ohhh siki de öyle güzel kalkmıştı ki... Kocaman bir şeydi hem de... Arkamdan beni düşünüp otuzbir çekmiştir mutlaka... Çağırayım onu n'olur kocacım... Çağırayım onu ve beni siksin, olur mu...? Gelip beni götümden siksin istiyorum. Çünkü götüm doymadı sikilmeye...''

- ``Sen gerçek bir orospusun. Bunu biliyorsun değil mi? Sikilmeden duramayayan gerçek bir orospu. Herkese amını götünü gösteren, herkese kendini elletirip mıncıklatan, sik delisi bir orospusun sen.''

- ``Hoşuna gitmiyor mu yoksa...?''

- ``Gidiyor orospu, gidiyor... Hem de nasıl gidiyor hoşuma... Üstelik sen de bunu biliyorsun...''

- ``Oh ne güzel o zaman kocacım... O zaman telefon edip ayakkabıcı oğlanı çağırayım n'olur. Gelip siksin beni n'olur... Sen de seyredersin olmaz mı...? Sikilirken seyredersin beni... Ohhh ne güzel olur... O beni inlete inlete siker, sen de seyredersin... Nasıl sikildiğimi seyredersin sevgilim... Ohhh nasıl sikildiğimi seyredersin... Ohhhh çok güzel olur..... Ohhhh... Ohhhh... Ohhh...''

Aynı anda ikimizin de beli geldi bu sefer. Karım göğsümün üstüne düştü. Birbirimize sarılıp, öylece kaldık bir süre.

Sonra karım fırlayıp banyoya daldı ve yeniden duş yaptı. Çabucak kurulandı ve pantolon cebimden, ayakkabıcının kartını buldu. Geçip telefonun başına aradı ve oğlana kendini tanıtıp, gündüz baktığı ayakkabıların hepsini alıp otele getirmesini ve doğru odaya çıkmasını söyledi. Sonra da dolabı açıp, giyecek bir şeyler aramaya başladı. Sonun öyle bir şey buldu ki, zavallı oğlanın idam fermanı da imzalanmış oldu. Açık bej, kumaşı incecik bir giysiydi bu. Kolları, omuzları ve memelerinin önemli bir kısmı ortada kalıyordu. Eteği de, kasıklarını ancak örtüyordu. Sonra bana döndü karım;

- ``Sevgilim, hadi gel götümü hazırlayalım oğlan için...''

Peşinden banyoya gitim. O ellerini lavaboya dayayıp öne eğildi, ben de KY tüpünden parmağımın üstüne biraz sıkıp, götüne sürmeye başladım önce. Sonra biraz daha aldım parmağıma ve götünün içine soktum.

- ``Hoşuna gidiyor değil mi?'' dedi karım. `Hoşuna gidiyor beni elinle sikilmeye hazırlamak. Ahhh parmağın çok güzel içimde... Biraz sonra onun yerini kalın bir sik alacak... Ohhh düşündükçe daha çok canım istiyor...'

Aslında o anda tutup sikebilirdim onu. Ama kendime hakim olmalıydım. Sıra nasıl olsa bana da gelecekti. Benim karımdı o. Her zaman benimdi. Banyodan çıkıp, bana, görünmeden seyredebileceğim bir yer aramaya başladık ve hemen de bulduk. Elbise dolabı gerçek bir harikaydı bu konuda. Bir kere son derece genişti, sonra da kapıları ızgaralıydı. İçeri girip, dışarıyı rahatça görebildiğimin farkına vardım. Karım da, benim dışardan hiç görülmediğimi söyledi. Hemen hemen aynı anda da kapıya vuruldu. Gerçekten de uçarak gelmişti galiba ayakkabıcı oğlan. Karım beni bırakıp kapıya yürüdü. Çıplak ayaklarının yalnızca parmakları değiyordu yere ve kalçaları çıldırtıcı bir biçimde sallanıyordu.

Oğlan, elleri kolları ayakkabı kutularıyla dolu odaya girdiğinde, oldukça ürkekti. Çevresine dikkatle bakınıyordu. Dükkanın önünde beni görmüştü ve odada olup olmadığımı anlamaya çalışıyordu. Ama karım onun önüne düşüp, dipteki divana doğru yürümeye başladığında, gözleri parladı. Peşinden giderken, bakışları karımın çalkalanan kalçalarında kilitlenmişti.

Sonra karım divana oturdu. Oğlan da elindeki kutuları yere koydu. Son derece heyecanlı olduğu belliydi. Kutuları parmakları dolanarak açıyor, çıkardığı ayyakabıları yanyana yere diziyordu. Gözleri yaptığı işe takılmıştı. Sonra başını kaldırıp karıma baktı ve bir tokat yemiş gibi sarsıldı.

Karım, dizleri birbirinden iyice aralık oturuyordu. Sadece parmak uçları yere değiyordu ve amını ben bile görebiliyordum. Oğlan ne yapacağını tam bilemiyordu. Konuşamıyordu bile, Yine de, ayyakabılardan birini alıp, karımın ayağına giydirmeye kalktı. Böylece, karımın dizleri biraz daha birbirinden ayrılmış oluyordu. Bir an için öylece kaldı oğlan. Sonra elini uzatıp karımın bacağını okşamaya başladı. Bunun yanıtı da, karımın bacaklarını daha aralaması oldu. Galiba oğlanın tüm tutukluğunu kıran da bu oldu. Bir anda harekete geçti çünkü. Karıma doğru sokuldu ve başı kasıklarının arasına daldı.

- ``Immmhhhh....'' diye inledi karım.

Sonra da kendini oğlanın ağzına bırakıverdi.

Şimdi iyice açmıştı bacaklarını. Ayaklarını da yukarı çekip, parmak uçlarını divana dayamıştı.

Tabak gibi açıktı oğlanın önünde. Saçlarından tutmuş, oğlanın başını kendine doğru çekiyordu. Bir süre sonra da, kalçaları kıvranmaya başladı karımın.

Kaptırmıştı kendini. Sonra birden konuşmaya da başladı. Ama oğlanın hiç bir şey anlamasına olanak yoktu söylediklerinden. Çünkü kendi dilimizden konuşuyordu. Yani yalnızca benim içindi söyledikleri:

- ``Görüyorsun değil mi sevgilim... Haksız değilmişim değil mi...? Ohhh görüyorsun nasıl yalıyor amımı değil mi...? Bir bilsen ne kadar güzel yaladığını... Dilini sokuyor amımın içine... Sik gibi sokuyor dilini içime... Ahh belimi getirecek sevgilim... Ahhhhh geliyor....Geliyor... Ohhhhhh...'

Karım soluklanırken, oğlan da doğruldu. Gerçi söylediklerini anlamıyordu ama, inlemeleri anladığı ve bundan hoşlandığı kesindi. Ayağa alkıp hızla soyundu ve çırılçıplak kaldı. Gerçekten yakışıklıydı oğlan. Sırım gibi bir vücudu vardı. Alabildiğine kıllıydı ve kocaman siki bir yay gibi kıvrılmış duruyordu.

Adeta üstüne atladı karım. Elleri bir anda sikine gitmiş, okşamaya başlamıştı. Sonra da, kalçalarını divanın kenarına getirip, ona biraz daha sokuldu ve sikini yalamaya başladı. Dibinden başlayıp, çatlayacak gibi şişip morarmış başına kadar her yerini yalıyordu, oğlanın sikinin.

Birden patlayıverdi oğlan. Beli, peşpeşe gelen salvolar halinde fışkırıyor, karımın yüzüne, saçlarına, boynuna geliyordu. Bu yetmişti karım için. Ağzı açılıp, sikin başına içine alırken, vücudu da titremeye başlamıştı. Kısacık bir süre içinde ikinci kez belini getiriyordu.

Sonra oğlan iki tarafından uzanıp giysisini eteklerinden tuttu ve çekip çıkardı. Şimdi karım da çırılçıplak kalmıştı. Yeniden diz çöktü oğlan ve sarılıp karımı kendine çekti. Açılan ağızları birbirine yapışırken, sım sıkı sarıldılar.

Dilleri, şakırtılı sesler çıkararak, birbiriyle oynuyordu. Elleri vücutlarının her tarafında dolaşıyor, okşuyor, mıncıklıyordu. Sonra oğlan biraz aşağıya doğru kaydı ve karımın memelerini yalamaya başladı. Sarmaş dolaş bir halde yere, halının üstüne yuvarlandılar. Oğlan şimdi de karımın kalçalarını mıncıklamaya başlamıştı.

Sonra ellerinden biri, bu çıldırtıcı yuvarlakların arasına kaydı. Bir an için irkildiğini farkettim. Anladım ki elini karımın götüne götürmüş, kaygan ve sikilmeye hazır bir göt bulmaktan ötürü biraz şaşırmıştı. Bu durum, onu daha da tahrik etmişe benziyordu. Şimdi herşeyi bırakmış, karımın götüyle oynamaya başlamıştı. Karımın ağzından kaçan ufak inlemeden, parmağını götüne soktuğunu anlamıştım.

Sonra karımı yan yatırdı halının üstüne. Üstteki bacağını ayak bileğinden tutup büktü ve dizini, memelerine doğru bastırdı. Karımın amı da, götü de önündeydi şimdi.

Karım, gözlerini oğlanın sikine dikmiş, sanki büyülenmiş gibi seyrediyordu onu. Oğlan sikini tutup karımın götüne dayadı birden. Tek bir harekette de, dibine kadar sokuverdi. 

- ``Ohhhhhh...'' diye inledi karım. ``Gördün mü nasıl soktu götüme sevgilim...? Gördün mü nasıl geçirdi karının götüne...?''

Oğlan, büyük bir hırsla sikiyordu karımı. Uzun ve sert hareketlerle sikini karımın götüne sokup çıkarıyor, onu altında kıvrandırıyordu. Sonra birden çıkardı sikini dışarı ve bu sefer de amına sokuverdi. Şimdi aynı hırsla amından sikiyordu karımı.

Zevkten uçmuştu karım. Oğlan gerçekten de hızlı sikici çıkmıştı. Artık sesi de çıkmıyordu. Sadece ağzından iniltiler, küçük çığlıklar kaçıyordu o kadar. Kendini iyice bırakmıştı. Oğlan amından çıkarıp götüne, götünden çıkarıp amına sokuyor, eze eze, tam istediği gibi inlete inlete sikiyordu karımı.

Benim durumum da pek parlak değildi doğrusu. Sikim yeniden çatlayacak hale gelmişti. Dokunsam belimi getirebilirdim. Ama bunu yapmak istemiyordum. Bekleyip, oğlandan sonra ben sikmek istiyordum karımı.

Bu arada karım iyice mahvolmuştu. Peşpeşe belini getiriyordu ve sayısını şaşırmıştım. Zevkten yarı baygın gibiydi. Sonra birden oğlanın vücudu kasılıverdi. Artık dayanmasına olanak kalmamıştı onun da. Belini karımın götüne fışkırtmaya başladı.

Bundan sonrası çok hızlı geçti ve garibim ayakkabıcı oğlan, ne olduğunu bile anlıyamadı tam. Karım kendine gelir gelmez ayağa kalkmış ve masaya gidip çantasından çek defterini çıkarmıştı. Oğlana, getirdiği tüm ayakkabıları alacağını ve hepsinin kaç para tuttuğunu sormuştu sonra da. Daha sonra da, elbiseleri oğlanın eline verip hızla giyinmeye zorlamış ve oda kapısını açtığı gibi, dışarı çıkarmıştı onu. Böylece sıra yine bana gelmiş oluyordu. Dolaptan çıkıp, kendini yatağın üstüne atmış, bacakları açık yatan karıma doğru yürüdüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder