5 Temmuz 2019 Cuma

Abazan Mahkumun Kocaman Siki 6

Bir süre, hiç konuşmadan viskilerimizi yudumladık. Video film bitmişti ve ekran karanlıktı. Naz uzaktan kumandayı bulup, televizyonu kapadı. Ben de yere, Juan'ın yanına oturdum. Sikim dimdikti. Karım bunu görür görmez yerinden kalkıp yanımıza geldi ve o da oturdu halının üstüne. Şimdi bir üçgen oluşturmuştuk. Hiç konuşmadan bardaklarımızı tokuşturduk ve birer yudum daha içtik. 

Gözleri sürekli sikimdeydi Naz'ın. Sonra elini uzatıp, okşamaya başladı. Parmakları ateş gibi yanıyordu. Vücudumun üst kısmını geriye verip, ellerimi yere dayadım ve kendimi onun ellerine teslim ettim. Hareketleri giderek saldırganlaşarak, sikimi okşamaya devam etti. Juan, yalnızca seyrediyordu. Siki hala inikti.

Karım bir süre sonra beni göğsümden itip, yere uzanmaya zorladı. Sonra da müthiş bir şey yaptı ve dizleri üstünde yürüyüp, 69 pozisyonunda üstüme çıktı. Kalçaları havadaydı ama, içinen hala beller sızmakta olan vıcık vıcık amıyla götü, hemen gözlerimin önündeydi. Benim mi, yoksa Juan'ın mı olduğunu bilmediğim bel damlaları, yüzüme damlıyordu. Birden ağzını sikimde hissettim. Aynı anda da, kasıklarını yüzüme yapıştırıverdi. 

Kendimden geçmiş gibiydim. Yapılabilecek tek şeyi yaptım ve ağzımı açıp dudaklarımı, alabildiğine açık duran amına yapıştırıp emmeye başladım. İki elimle, kıçının o müthiş yuvarlaklarını avuçlamış, onu iyice kendime çekmiştim. Bu sefer ağzıma dolanların Juan'ın belleri olduğunu biliyordum ve zevkten başım dönüyordu. Eğer bir kaç kez belim gelmemiş olsa, o anda patlardım her halde. Başka hiç bir şey düşünemeden, karımın amını emiyor, yalıyor, dilimi içine sokuyor, ağzıma dolan am sularıyla karışmış belleri yutuyordum. 

Birden Juan'ın hareketlendiğini hissederek, oraya baktım. Doğrulmuştu ve Siki tekrar kalkmaya başlamıştı. Gördüklerinden müthiş etkilendiği belliydi. Dizlerinin üstünde yürüyüp, bacaklarımın arasına girdi. Naz ağzı sikimden uzaklaştığında ne olduğunu anladım. Benimkini bırakmış, hemen önüne gelmiş olan Juan'ın sikini emmeye başlamıştı. Bir süre sonra dudakları tekrar sikime döndü. Sonra da, bir daha Juan'ın sikine. Tanrım, değiştire değiştire emiyordu siklerimizi. Bulutların üstüne çıkmış gibiydim.

Sonra Juan yeniden hareketlendi. Meraklanmıştım ama, bu fazla sürmedi. Dizlerinin üstünde yürüyüp, başımın hizasına kadar gelmişti. Dizleri, başımın iki yanındaydı. Siki, yattığım yerden bakıldığında, daha da büyük görünüyordu. Karımın kalçalarına doğru iyice sokulup, sikinin o kocaman başını, hala biraz açık duran ve içi bellerimle dolu götüne dayadığını gördüm. Birden açıldı Naz'ın götü ve yavaş yavaş sokmaya başladı Juan. Tanrım, bütün bunlar, gözlerimin yalnızca birkaç santim önünde oluyordu. Kafayı yemek üzere olduğumun farkındaydım. Karımın küçük götü, her an biraz daha açılıyor ve o koskocaman kıllı Türk siki, içine kayıyordu. Sanki hiç bitmeyecekmiş gibiydi. Sonunda Juan'ın taşakları, alnıma yapıştı. 

Yine belini getiriyordu Naz. Şimdi bir mengene gibi sıkışmıştı götü. Bu, ister istemez amının kaslarının da sıkışmasına neden olmuştu tabii. İçindeki beller, bir sel gibi akıyordu ağzıma. Sonra Juan onu sikmeye, sikini götüne sokup çıkarmaya başladı. Düşünü bile kuramayacağım bir şeyi yaşıyordum. Bu her şeyi bastırmıştı sanki. 

Karım da, kelimenin tam anlamıyla uçmuştu tabii. Olduğu gibi yutmuştu sikimi. Müthiş bir vantuz haline dönüşen ağzı, sanki içimi boşaltmak istiyormuş gibi emiyordu sikimi. Juan ise tüm benliğiyle sikiyordu onu. En az yirmibeş santim büyüklüğündeki kıllı siki, karımın götüne giriyor, çıkıyor, giriyordu. Bir süre sonra, yine peşpeşe belini getirmeye başladı Naz. Kendini öyle bir kaptırmıştı ki, artık sikimi ememiyordu bile. Birden kararımı verdim ve onun altından kayarak çıktım. Sonra da tekrar, ama bu sefer bacaklarım önde girdim altına. Kolay olmamıştı ama, sonunda sikim amıyla buluştu. Bunu hissettiği anda, daha da şiddetle titremeye başladı karımın vücudu. Juan sikini iyice çekip çıkardığı bir anda, sokuverdim amına.

Önce inanılmaz bir bolluğun içinde buldum kendimi. Ama kısacık bir an sonra, Juan sikini yeniden Naz'ın götüne soktuğunda, ezilecek gibi sıkıştı sikim. Hiç hareket etmeme gerek yoktu. Öylece yatıp, tüm işi Juan'a bıraktım. O kocaman sik karımın götüne girip çıktıkça, sikimin üstünde oluşan sürtünme, beni yeniden çıldırma noktasına getirmeye yetiyordu. 

Juan, sikiyor, sikiyor, sikiyordu. Naz ise kendini tümüyle göğsüme bırakmış, sikiliyordu. Öylesine müthiş sesler çıkararak inliyordu ki, yalnızca bunları duymak bile, insanın belinin gelmesi için yeterli olabilirdi. Artık aralıksız, sürekli geliyordu beli. Tüm vücudu titriyor, sarsılıyordu. Konuşamadığını farkediyordum. Ona sıkı sıkı sarıldım. Memeleri göğsümde iyice ezilmişti. Sonra iki elimle başını tutup, dudaklarını dudaklarıma çektim ve öpmeye başladım. Zevkten öyle bir hale gelmişti ki, karşılık bile veremiyordu. Yalnızca ağzımın içine inlemekti tüm yapabildiği. 

Bu sefer, kolay kolay geleceğe benzemiyordu Juan'ın beli. Taşakları, artık iyice boşalmış olmalıydı. Ama asıl ilginci, gün boyu onu etkisi altında tutan utanç ve ezilmişlik duygusunun tümüyle kaybolmuş olmasıydı tabii. Hem de öylesine kaybolmuştu ki, giderek sikişin yönetimini kendi ellerine almayı bile becermişti. Doğrusu bayağı etkilenmiştim. Gündüz benim yanımda karımın bacaklarına bakmaktan bile sıkılırken, biraz önce ben onun amını yalarken, getirip sikini götüne sokmuş, taşaklarını yüzüme sürmüştü. Şimdi de, karımı benimle paylaşıyordu işte. Sikim onun amındayken, o da götünü sikiyordu. Tanrım, hem de ne biçim sikiyordu. 

Naz'ın zevkten bayılmak üzere olduğunu görebiliyordum. Tam bu müthiş sikişin daha ne kadar süreceğini merak ederken, beli gelmeye başladı Juan'ın. Tıpkı gündüz olduğu gibi, bu sefer de durmamıştı ama. Hem tohumlarını karımın götüne fışkırtıyor, hem de sikini sokup çıkarmayı sürdürüyordu yine. Bu da, yine tıpkı gündüz olduğu gibi, bellerinin karımın götünden höpürtülü sesler çıkararak taşmasına neden oluyordu tabii. Ama bu sefer, Juan'ın değil benim taşaklarımın üstüne akıyordu beller. Bunu hissetmek, içimde müthiş bir patlamaya neden oldu. İçim titreyerek kendimden geçtim. 

Yeniden kendime geldiğimde sabah olmuştu ve yataktaydım. Karım da yanımdaydı. Bir süre öylece yatıp kafamı toplamaya, olup bitenleri hatırlamaya çalıştım. Müthiş bir gece geçirmiştik doğrusu. Dönüp karıma sarıldım. Yorgun yorgun mırıldandı. Sonra o da gözlerini açtı. Bir an için birbirimize baktık. Yüzünde o kadar mutlu bir ifade vardı ki, her şeye değerdi. Kollarını boynuma doladı ve öpüşmeye başladık.

"Ohhh seni çok seviyorum sevgilim..." dedi sonra da, "Müthişti her şey..." 

Doğrulup oturdum yatağın içinde. İkimiz de çırılçıplaktık. Naz'ın vücudunun her yerinde kurumuş beller vardı. Ben de, ondan aşağı kalır halde değildim. Birlikte kalkıp duşa girdik. Sıcak su, bizi biraz kendimize getirdi. Elime duş jelini alıp, karımı yıkamaya başladım. Amının dudakları, hala hafifçe şişti. Götü de öyle.

"Biliyor musun sevgilim..?" dedi, "Eğer iki sik birden yemenin bu kadar güzel olduğunu bilseydim, şimdiye kadar neler yapardım... İnanılmaz bir şey bu... Zevkten çıldıracağımı sandım bir ara... O kadar uçurucu bir şey yani..."

"Acaba Juan'ın sikinin bu kadar büyük olmasbının da etkisi var mı böyle düşünmende..?" diye sordum.

"Ahhhh o da çok güzel tabii... Ama iki sik birden, muhteşem bir şey... Düşün ki, yalnızca amımdan, ya da götümden sikilirken bile müthiş zevk alıyorum... Ama aynı anda ikisinden birden sikilmek bambaşka... O kadar başka ki, tek sikle sikilmek, onun yanında ön sevişme gibi kalıyor... Ohhhhh anlıyor musun beni sevgilim..? İnsan böyle sikilirken delirebilir zevkten... Ahhhh gerçekten delirebilir..."

"Dün gece de delirmiş gibiydin zaten..."

"Ahhhh evet... Ama sen de öyleydin... Sen de çok zevk aldın..."

"Haklısın..."

"Sen amımı yalarken Juan'ın götümü sikmesi de müthişti... Hoşuna gitti mi senin de..?"

"Çok... Hem de çok..."

"İyi... Bakalım bugün neler olacak..?"

"Devam mı..?"

"Ohhhh tabii ki sevgilim... Tabii ki..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder