4 Temmuz 2019 Perşembe

Karim Nasil Bu Hale Geldi Başlangic 02

Son bir saattir olan biten karşısında artık ne düşüneceğimi ne yapacağımı bilemiyordum, suyun akışına bırakmış bir şekilde, şaşkınlık içinde, garip bir heyecan, bazen utanç eşliğinde seyrediyor bazen de tutamayıp nehrin içine atıyordum kendimi. Hangisi daha güzel karar veremiyordum kenara çekilip tanımlayamadığım ama bir girdap gibi beni içine çeken manzaranın her anını beynime kazırcasına seyretmek mi yoksa manzaranın bir parçası olup bana sunulan seyrine doyulmaz, tadına bakınca dilini damağını yakıp kavuran bu oyuna emredilene karşı gelip katılmak mı? Emir yoktu ama oyunun sahibi böyle istemişti ve oyunbozanlık yapmamak için oturduğum yerde tam da böyle bir manzara ile karşı karşıyaydım.

Nazlı, kim olduğunu bilmediğim adamlardan birisinin kucağına oturmuş en derinlerine kadar arkasına diğerininkini ise dudaklarının arasında yavaş ve derin hareketlerle ağzına alıyor hiç acele etmeden ağzının ve arka deliğindeki giriş çıkışların tadına varıyordu. Adamın kucağına oturdukça kalçaları yayılıyor , büyük bir iştahla dibine kadar aldığı yarağın üzerinde ileri geri hareket ediyor, sırtı,beli ve kalçalarının tüm güzelliğini vücudunun kıvranışları ile egzotik ülkelerin o baştan çıkartıcı dansları eşliğinde bir ayin edası ile sergiliyordu. Yukarıda ise ağzındaki manzarayı seyrettirmek için kafasını sağa çevirmiş diğer adamın yarağı ile doyumsuz bir şekilde sevişiyor aldığı lezzeti bana hissettiriyordu. Evet tam anlamı ile yaşadığı - kaba olacak ama- bu sikişmenin tadına varmak istiyor ve aslında hiç olmaması gereken, hiç yaşanmaması gereken bu sikişi; Seyredeni kim olursa olsun yerine çivileyen, en günahkar duyguları yıkayıp temizleyen hormonların salgılanmasını sağlayıp ayıp ve utanca dair her şeyi yok ederek, cinnet geçirircesine bulunduğumuz ortamı sadece seksle dolduran bir seyir olarak sunuyordu. Bunu çok isteyerek yaşamak ve bana yaşatmak istiyor gibiydi. Pompei'yi yakıp kavuran günahlar kadar arzu doluydu. Yarakların arasındaki rahat ve umarsız hareketleri, her oturup kalktığında doldurulmuş olan ağzından çıkan isterik iniltiler bunlara rağmen hala yaşadıklarının yetmediğini gösterircesine elleri ile vücudunu okşaması, adamların Nazlı'ya göre hareket etmeleri ve üç erkeği böyle bir ortamda yönetmesi bu arzunun en büyük deliliydi. 

Bir gece önce "Sana neler yaşatacağım" derken yaşattıkları ile gayet mutlu etmişti beni ama bu kadarını beklemiyordum. Bunu çok önceden kurgulamış planlamış ve hayal etmiş gibiydi. Hayallerindeki diğer olasılıklar ise beni düşündürmeye başlamıştı. Karım geçen dört gün dört gece boyunca ince ince hissettirmeden yazdığı senaryoyu baş rol oyuncusu olarak oynamaya başlamış, gittikçe yükselen bir performansla da sergilemeye devam ediyordu.

Aslında şimdi yavaş yavaş anlamaya başlıyordum her şeyi, üç gün boyunca hiç olmadığı kadar rahattı otelde, normalde giymeyeceği elbiseleri, topuklu ayakkabıları giymiş, ilk vakitler kızmama rağmen insanlarla daha samimi davranışlar içine girmişti . 

Sürekli olarak aynı kişiler yemekte sahilde veya havuzda yakınımızda görünüyorlar ama rahatsız edecek herhangi bir davranışta bulunmuyorlardı, sadece bir tanesi ile yemekteyken hafif tebessüm ile bir şeyler konuştuğu gözüme takılmıştı ama kıskançlık davranışları göstererek uzun süreden beri ilk kez yalnız çıktığımız bu tatili bozmak istememiştim. Aklıma da böyle bir şey yaşanacağı hiç gelmemişti.Açıkçası karımla fantezilerimiz daha doğrusu onu yatakta baştan çıkartmak, kontrolünü kaybettirmek için benim fantezilerim oluyordu. Tabi bunları ciddiye alabileceği ve bu hale getireceğini tahmin edememiştim, birazda sanki kendim etim kendim buldum gibiydim ama iyi mi kötü mü veya nemenem bir şeydi düşünemiyordum. Albion'dan kopup gelmiş Druid Cadısı halindeki karımın vücudundan, inlemelerinden, yırtıcı kedinin avını yemeden önce yalaması gibi ağzındaki yarağa büyük bir iştahla yaptığı muameleden, aldığı tadın hazzını duyuran mırıltılardan yayılan sihir etrafı sarmış ve büyülenmiş üç erkek ne derse yapıyorduk. 

Adamların tembihli olduğu ve bu işi önceden eşimin planladığı belliydi. Zira normalde Nazlı'yı kelimenin tam anlamı ile çatır çatır sikip bırakmaları gerekirken tamamen onun temposunda hareket ediyorlar, kendi isteklerinden ziyade karımın arzularını yerine getirecek şekilde yumuşak dokunuşlarla onun müsaade ettiği kadarı ile okşuyorlar ve tek kelime etmeden Nazlı'nın yarakları ile oynamasına izin veriyorlardı,

Patron karımdı ve çok belliydi. Kendime geldikçe bu adamlarla otele aynı gün giriş yaptığımızı, hatta uçakta yakın koltuklarda oturan adamlar olduğunu hatırlar gibiydim. Bir kaç kere Nazlı'nın yanımdan ayrıldığı zamanlarda adamlardan biri veya ikisi de ortadan kayboluyordu ama şüpheye mahal bırakmayacak bir süre içinde yanıma geldiğinden sanırım olan biteni fark edemiyordum. Görünen o ki bu kaçak zamanlarda muhtemelen Druid Cadısı planlarını hayata geçiriyordu ....

Yine yemekteydik ve oldukça erken inmiştik bu sefer yemeğe ve bir gece önce fantezilerimi kulağına fısıldarken ;

- "Olabilir, hatta isteyebilirim belki, sen de seyreder misin?"

- "Kıskanmayacak mısın?

- " Ah evet bir tane daha iyi olabilir " diyordu

Ve kucağımda son gidiş gelişlerini yapıyorken "Kendimi sana siktirmem yetmiyor artık galiba ...." cümlesinin sonunun getiremeden zangır zangır titrediğimizde bu ateşin kıvılcımını yakıyordu içimde.

Gün boyunca davranışları daha da rahatlamış özellikle garson ve diğer hizmetli erkeklerle mesafesini biraz daha yakınlaştırmış, tezgahtarlarla denediği elbiselerin yakışıp yakışmadığı muhabbetine girmiş , yılışık ve fırsatçı heriflerin elbise satmaktan başka bir şeyler çıkartabiliriz umuduyla yaptıkları ataklarına yol vermişti. Mağazadan çıkınca da şikayetvari adamların asılmasından bahsedip tepkimi ölçmüş, etraftaki insanlara bakarak "çok hoş kadın" , "adam da çok atletikmiş", "ne kadar fit " , "slip mayo daha çok yakışırmış" gibi nabzı yoklayan, durumuna göre şerbetini verdiği lafları sinsice kıyıdan köşeden iliştirdiği oyunlar oynamıştı

Bir gece önce yan masada oturan ve asansör önünde oynaşırken yakalandığımız çiftten bayan kahvaltı sonrası muzip bir gülümseme ile bizi selamlamıştı. Ben önden sahile gidip yerlerimizi ayarlarken nasıl olduysa Nazlı kadınla beraber gülüşerek sahile doğru gelmiş ve yanımıza bir şezlong daha yanaştırmamı işaret etmişti. Yarım saat sonra ise neredeyse kanka olmuşlardı .Kadının garipsediğim bir şekilde bana ve eşime karşı olan rahat tavırları vardı. Yakıcı güneşin altında kremlenirken benim bakışlarımı yakaladığı anlarda karıma yaptığı kaçak ve mahrem dokunuşlar, görüp görmediğimden emin olmak için gözlerimin içine bakması ve eşimin çok kısa süredir tanıştığı birine bu kadar müsamaha etmesi, kadının kaçamak tacizlerini görmezden gelmesi beynimdeki gariplikler silsilesini çoğalttıkça çoğaltıyordu. Bu kadın kimdi , dün akşam yanında olan adam niye ortalarda yoktu , Nazlı inanılmaz kontrollü ve mesafeli bir kadın olmasına rağmen nasıl, ne olmuştu da son dört gün karımı bu hale getirmişti? Anlamaya çalışıyordum ama bu halinin verdiği keyif daha ağır bastığı için sorular uçuşup gidiyordu kafamdan.

Bulunduğumuz ülkenin egzotik ortamı, otelin özenle tasarlanmış etkileyici yapısı, misafirlerini şımartmaya yönelik hizmetleri, iç gıcıklayıcı odalar ve yalnız oluşumuza yoruyordum bu rahatlığını açıkçası. Fantezi olarak oynadığım oyunların bir ihtimal dahi gerçekleşebilecek olması aklımdan geçmiyor değildi. Ne kadar heyecan verici olacağını hayal etsem de, hormonları bir kenara bırakıp düşündükçe fantezi olarak kalmaları daha doğru geliyordu. Ama bir cadının sinsice hazırladığı planın aşamaları adım adım hissettirmeden uygulandıkça içinde bulunduğum bu duruma açıkçası kendisini sikilirken seyretmeye alıştırılıyordum. Yemek alırken şu an aynı ortamda bulunduğumuz adamlardan biriyle ilk kez iletişim kurmuş , fazla fazla aldığı tabakları masaya kadar getirmesi için yardım etmesine izin vermiş hatta nezaketen masamıza davet bile etmişti adamda teşekkür edip başka masada yemeğini yemiş ama bakışmalar gözümden kaçmamıştı.

Tabak tabak aldığı yemeklere neredeyse hiç dokunmadı, yemeğimi çabuk bitirmemi isterken "Yaşatacağım yeni şeyler var " dediğinde çatalı bıçağı bir anda masaya bıraktım ve sabırsız bir şekilde"hadi "diyerek kalktım.

-"Acele etme , hazırlanmamız gerekli , sen bekle çağırınca gelirsin" dedi.

Çoğul konuşmasını heyecandan fark etmemiştim.Karımın peşi sıra adamın da masadan kalkması ve çoğul konuşmasının farkına vardığımda yapılan büyü kanıma ve sinirlerime işlemişti sanki;

Nasıl , acaba, olabilir mi? Asla karşılaşmaya cesaret edemeyeceğim, oynarken keyif aldığım, ama gerçekte yanaşmayacağım bir şey mi başıma gelecekti? Dilim varmıyordu söylemeye Ne olacaktı? Hayal etmek evet kolaydı, bütün gün oynanan oyunları seyretmekte kolaydı ama şu an yaşadığım bunların gerçekleşme ihtimaliydi ki bu durumda beynimin kıvrımlarında sanal değil fiziki olarak bir şeyler geçiyor, karar ve değerlendirme yetimi kaybediyordum. Ne bir adım atabiliyor ne de oturabiliyordum ayakta öylece kala kalmıştım.

Telefonum çaldığında kursağım düğüm düğüm oldu yüreğim kabarmış, tüm kan midemde toplanmıştı.Kanımın akışındaki hız bedenimi yakarcasına artıyordu .Ellerim titreye tireye telefonumu aldım, cevaplamak için parmaklarıma hakim olamıyordum. Telefonu açtığımda

—"Seni bekliyoruz " dedi.

Başımdan parmak uçlarıma nasıl bir ter boşaldığını önümdeki barmen hayretler içinde seyrediyordu, beynime beynime vuran kalp atışlarım anlatılacak gibi değildi, heyecandan kriz halinde titredikçe üzüm gibi salkımdan tane tane dökülüyordum. Barmenin uzattığı bir bardak suyla, sonrada nasıl elime geçtiyse ne olduğunu bilmediğim gırtlağımı yakan alkol ile bir nebze kendime gelebildim.

"Bekliyoruz "demişti kimle bekliyordu? Yapılan büyünün belki de etkisini şimdiye kadar en çok hissettirdiği andı, bu kelimeyi duyduğumda vücudumda dışarı atacak ter kalmamıştı artık. Evet kesindi başkaları vardı, ayakta durmaya çalışıyordum önümden geçen insanlarla göz göze geldiğimde sanki hepsinin biraz sonra olacaklardan haberi varmış gibiydi, olduğum yerde durduğumu sanıyordum ama nasıl olduysa şimdi asansörün önündeydim.

Karardıkça kararıyordu büyü, düşünceler birbirine giriyordu hızla döndürülen renk tayfı gibi her şey birbirine karışıyordu.Karım yukarıda beni birisiyle bekliyordu ve bu büyük ihtimalle peşinden giden adamdı, oyun olsun diye yaptığım fantezi gerçek olacaktı yani karım başka bir erkekle seks yapacak, belki onlara katılacak ya da seyredecektim, adamın elleri karımın her yerinde dolaşacaktı , organı .....!!?

İyice sarsılmıştım. Kadın? Kadın neredeydi belki bir kadınla sürpriz yapacaktı buna tutunmak istiyordum ama, adamın yarağının karımın ağzında oluşu ve Nazlı'nın büyük bir iştahla yaladığı gözlerimin önüne geliyordu, bu düşünceler aklıma gelince büyü kararıyor karardıkça çalkantı çoğalıyor iyice karmaşıklaşıyordu duygular... korku, arzu ve isteri. "Kadın olsa...keşke" . diyordum, ama karımın amı yalanırken diğer deliğinde dolaşan erkek parmakları, avuçlanan kalçaları ve ortaya çıkan zevk vadisi geliyordu aklıma. Büyü karardıkça kararıyordu, neler yapabilirdi karıma?...

Asansörden indiğimde gerçekle yüzleşmek için bir tık kalmıştı, dizlerimin bağı çözülmüş ama kara büyü artık yerini önümde sertleşmiş bir organa bırakmıştı ya da orada kendine yer bulmuştu , inanılmaz bir sertlik kasıklarımı zorluyordu, sadece arzu ve isteri kalmıştı zihnimde.

Kapıyı çaldım, kalbim yerinde atmıyordu, hani gerçekten yüreğim ağzımdaydı Bir çağlayana doğru hızla sürükleniyordum, 15-20 saniye bekledim kapı açılmamıştı ,oda numarasına baktım doğruydu, ikinci kez ve biraz daha sert çaldım. Kapı açılırken artık nabzım damarlarımdan görülebilecek durumdaydı, çatlarcasına attıklarını hissediyordum.

Kapıyı Nazlı açmıştı, elimden tutarak tebessümle beni içeri aldı koridordan suitin salonuna gelmek inanılmaz uzun sürmüştü gözlerim sürekli birilerini arıyordu salona geldiğimizde kimse yoktu, ben konuşmaları yanlış mı duymuştum acaba? "Bekliyoruz " dememiş miydi? Saçma sapan yakıştırmalar yaparak kendi kendime oyunu ben mi oynamıştım ve bambaşka hallere gelen ben miydim acaba? 

Kanepenin önüne geldiğimizde oturmamı istedi benden Nazlı, ne olacağını bilmiyordum hava almak istediğim söyleyerek yatak odasından balkona gitmek istedim aslında amacım yatak odasını kontrol etmekti ama kalkmama engel oldu 

-"Otur lütfen, bekle ve sadece seyret" demişti. 

Beni koltukta bırakıp, şimdi dikkatimi çeken tiril tiril üzerinde dans eden mor elbisesi ile yatak odasına doğru ilerlerken odanın kapısı açılmaya başladığında aynı tamtamlar yine çalmaya başlamıştı, Öğleden sonra ortalıkta hiç görünmeyen kanka aynı muzip gülümseme ile kapıda beliriverdi Nazlı ile el ele tutuşup bana doğru ilerlediklerinde açıkçası biraz hayal kırıklığına uğramış gibiydim.

İkisi de önümde ayaktaydılar kadın Nazlı'nın dudaklarına uzun ve şehvetli bir öpücük kondurup bana doğru eğilerek aynı şekilde beni de öpmeye başladı, yarı domalmış bir şekilde eğilerek öperken bir yandan sikime doğru ellini hareketlendirmişti, eli yerine ulaştığında öpmeyi bıraktı, gözlerimizin içine bakıyorduk, kadını kendime çekmek için hareket ettiğimde kendisini geri çekip, sikimi avuçlayarak ;

- "Sabret...." demişti ve o kara büyü yeniden süzülmeye başlamıştı, kadın odaya yerleştirilen mumları ve tütsüleri birer birer yakmaya başladı, dikkatim kadının üstündeyken Nazlı da yanına gelmişti. Etrafa yayılan sandal ağacının ve mumların vanilya, tarçın karışımı kokusu Druid cadılarının kara büyülerinin etkisini yumuşatmaya başlamıştı, nabzım bir nebze düşmüş tütsü de sakinleştirmeye başlamıştı.

Oda mum ateşleri ile aydınlanırken yerimden kıpırdamadan iki kadını seyrediyordum mumları yakarken ve yürürken seksi bir şov yapıyorlardı Nazlı bir ara mumları yakmak için eğilen kadının kalçalarını okşamaya başlamış, kadın da doğrulup karımı tekrar öperek hatta sevişerek karşılık vermişti, yürürlerken sarmaş dolaştılar, mor ve pembe elbiseler birbirlerinin içinde eriyip birleşmişlerdi sanki, elleri ile birbirlerini okşadıkça ipek elbiseler adeta tenlerinde süzülürcesine hareket ediyor bazen bacaklarını bazen omuzlarını açıkta bırakıyordu, salonun ortasına geldiklerinde kadın karımı iyice kontrolüne almış her yerini okşuyor dudaklarını, boynunu öpüyor yalıyordu Nazlının elleri kadının göğüslerinde dolanıyor aşağı inip kalçalarını avuçluyordu.

Oturduğum yerden iki kadının dansla karışık sevişmesini seyrediyordum, ikisi de hala giyinikti ve elbiselerini çıkarmak için hiç acele etmiyorlardı, kadın biraz daha baskın çıkmış karımı parmakları ile uyarmaya başlamıştı seksin dolambaçlı patikalarındaydılar. Karım kıvranıyor, kadının uyarılarına cevap veriyordu ....Gittikçe ısındıklarını düşündüğüm bir anda kadın yavaş yavaş dokunuşlarını azaltarak Nazlı dan ayrıldı elini yatak odasının kapısına doğru uzatarak karanlıkta bekleyen ve hiç dikkat etmediğim birisini daha içeri davet etti mumlarla aydınlatılan odada ışığın arkasında kaldığından tam seçilmiyordu ama yaklaştıkça sular yine kaynamaya başlamış büyü yine kararmaya ve daha önce yer bulduğu organıma doğru yol almaya başlamıştı. Kapıdan içeri giren, kadının akşam beraber yemek yediği kişiydi ve çırılçıplaktı. 

Adam yanlarına geldiğinde kadın karımı adama sunarak yanlarından ayrıldı, gözlerim şimdi karım ve adamdaydı ancak başka bir şeyler vardı sanki, kaçamak dokunuşlarla oyalanır gibiydiler,

Odanın kapısının açıldığını duydum , kadının gittiğini sanmıştım ama salona ikinci bir adamla, Nazlının masaya davet ettiği adamla tekrar geliyordu, yine barmenin önündeki durumdaydım aynı baş dönmeleri aynı hezeyanlar tekrar başlamıştı nasıl bir oyunun içindeydim, iki kadın ve iki erkek önümde duruyorlar ben yokmuşum gibi davranıyorlardı, boşluktaydım sanki, korkuyordum karım bu oyunun neresindeydi?

Evet, kadın yanlarından ayrılıp bana doğru geldiğinde karımın söylediklerini tekrarladı. "Sadece seyret" diyerek odadan çıktığında karımın rolü belli olmuştu....

Bu arada adamların elleri yavaş yavaş karımın üzerinde dolaşmaya başlamıştı Nazlı çıplak olan adamın vücudunu okşuyor memelerinin uçlarını parmaklarının arasına alıyordu. Usulca adamın memelerini öpmeye başlamıştı diğer adam ise karımın ipek elbisesini yukarı doğru sıyırmış açıkta kalan kalçalarını okşuyordu .. mum ışıklarında altın gibi parıldayan karımın bronz teni tatil öncesi gidilen solaryumu ve vücut bakımlarını açıklıyordu, belli ki solaryuma çırılçıplak girmişti... Peki ya oralar da ne olmuştu? Karımın bu kadar rahat olması daha önce bir şeyler yaşandığını aklıma düşürmüştü. Daha önce? Ne kadar önceydi?

ikinci adam karımın tangasını usul usul ayak bileklerine kadar bacaklarını okşayarak indirmiş ayaklarında kurtarıp bir kenara koymuştu, önündeki ise karımın dudaklarına yapışmış elleri ile de yumuşacık göğüslerini iki yandan avuçlamış, yavaşça boynundan aşağı yalayarak dikleşmiş meme uçlarının ikisini birden ağzına sığdırmaya çalışıyor ,yalıyor, emiyordu. Nazlı iki eliyle adamın başını kavramış ve sanki biraz daha memelerinin üzerinde kalmasını sağlamak için tutar gibiydi,diğeri karımın özgür bıraktığı kalçaları ile meşguldü. Ben şaşkınlık içinde hangisini seyredeceğimi düşünürken, Nazlı da teninde olup biten her şeyi aynı anda yaşayabilmeyi çabalıyor her ikisine de konsantre olmaya çalışıyordu. İlgi altındaki kalçalarını hafifçe dışarı doğru çıkartmış ve belini içeri doğru kıvırarak yay gibi germişti bu durum hem memeleri hem de pembe kalçalarındaki meşguliyetin sürekliliğini sağlıyordu. Ayağındaki yüksek ve ince topuklu ayakkabı ile - Cadı hafif kalacak ama , bu ayakkabıyı alırken bana seçtirmişti - posterlik pozlar veriyordu 

Evet karım gözlerimin önünde iki adamın kolları arasındaydı ve ben bunu film seyreder gibi seyrediyordum, büyü etkisini göstermiş dört gün boyunca bu olacaklara alıştırılmıştım...

Askıları karımın omuzlarından kurtulan elbise teninde süzülerek aşağı düşmüştü. Nazlı çırılçıplaktı artık ve diğer adamı soymaya başlamış diğerine de güzel kalçalarını sunmaya devam ediyordu. Adamsa, sofradaki en güzel ikramın tadını çıkarta çıkarta arkadaki tüm kıvrımların hatlarını dilinin ucu ile yalayarak resmediyor, hatlarını belirlediği o güzelim pembe, pürüzsüz kalçaları kocaman ıslak dili ile yalıyor ,dudaklarını vampir gibi karımın kalçalarında adeta geçiriyor, bense seyrin böylesine derinlerine dalmışken Nazlı'nın aldığı hazzı düşünemiyordum.

-"Sen otur ve seyret "demişti.... 

Adamlar birer birer odaya odaya girdiğinde ne oluyor dedim kendi kendime, ama öncesinde verdiğim sözler ve biraz da sanki isterik halimle beraber bu cazip "Sen otur ve seyret" teklifi makul gelmeye başlamıştı. Vücudumda dolaşan kan,hormon ve gittikçe artan şehvetin oluşturduğu kokteyl iyice esir almıştı ve şimdiye kadar hiç yaşamadığım bambaşka hazların olduğu ılık bir göle sürüklemişti beni. Şu an karımın tüm senaryoyu yazıp yönettiği ve baş rolünü oynadığı bu porno filmi ve onu seyretmek tamda bu ılıman iklimin içinde gölün sularına bırakmak gibi bir şeydi kendimi .

Ben bunları düşünürken kendime geldiğimde adamları sağına soluna almış dizlerinin üzerinde ellerini doldurduğu yaraklarla asıl gösteri şimdi başlıyor der gibiydi. Gözlerini benden ayırmadan sağındaki adamı ağzının içine yavaşça alarak 2-3 saniyelik muhteşem bir poz vermişti bana. Karımla sevişirken belki de en çok görmek istediğim şeydi bu , benim sikimi ağzına alırken sürekli onu böylesine apaçık bir şekilde izlemek isterdim. Şu an ağzındaki yarak ile inanılmaz çekici, şehvetli ve arzuluydu, sekse ait ne varsa düşüncelerinden , hislerinden ve vücudundan dışarı inci taneleri gibi damla damla süzülüyor, bronz teninde içeri vuran ayın ve mumların ışıkları ile birleşip kor kırmızı dereler oluşturuyordu. 

Adamlar elleri arkalarında hiç bir şey yapmıyorlar Nazlı sırayla birer birer yarakları ağzına alıyor emiyor ve elliyle taşaklarını hafif hafif sıkarak oyununu oynuyordu, bütün bunları yaparken gözleri bir an olsun kapanmadan bana doğru bakıyor ve büyüsünü gözleri ile bana , ağzı ,dudakları , dili ve elleri ile adamlara zerk ediyordu. Gözlerindeki büyü öylesine güçlüydü ki o koyu kahve gözlerin içinde yanan cadı kazanlarını görebiliyordum. O kazanlarda kaynayan arzular,tutkular içime içime işliyordu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder